PONTOS’TA 515 GÜN SÜREN AÇLIK VE YAŞAM DİRENİŞİ
Tamer Çilingir
Efthimios Couzinos’un, Twenty-three years in Asia Minor (1899-1922)/ ‘Küçük Asya’da 23 yıl (1899-1922)’ adlı kitabı, olağanüstü bir insan hikayesini anlatıyor. Türkçe ve Arapça yazıp okuyabilen, kanunlara uyan üstelik askerlik görevini de yapmış bir Osmanlı vatandaşıdır Rum Couzinos. Buna rağmen Pontos’ta ve Küçük Asya’daki on binlerce kadın ve erkek Rum gibi yok edilmek üzere fişlenmiştir.
TÜRKÇE ÖĞRETMENİ GARABET KOCAYAN
Samsun’un Alaçam ilçesinde doğan Couzinos varlıklı bir Rum ailesinin çocuğu olarak dünyaya 1899 yılına dünyaya gelir. 1907’den itibaren Merzifon Koleji’nde okumaya başlar. 2.Meşrutiyet ilan edilip Jön Türkler iktidara gelip imparatorluk sınırları içinde yaşayan herkes için eşitlik, adalet vaat ettiğinde Couzinos’un ailesi çocuklarının parlak bir geleceğe sahip olacağından pek umutluydular. Ancak çok geçmeden işler değişmiş, 1915 yılına gelindiğinde imparatorluk sınırları içindeki tüm Ermeniler hakkında imha kararı verilmiştir. Onlardan birisi de Couzinos’un öğretmenlerinden biri olan Türkçe öğretmeni Garabet Kocayan’dır. Couzinos öğretmeninin kaderini öğrendiğini şöyle hatırlıyor:
‘Yaz başında Alaçam’a o korkunç haberler ulaştı. 10 Ağustos 1915’te Anadolu Koleji’ndeki tüm Ermeni profesör ve öğretmenler, aileleri ve Merzifon’dan gelen 15 bin Ermeni de sınır dışı edilme güncesine katılmak zorunda kaldılar. Üç gün sonra, Zile kentinin eteklerinde, katledildiler! Benim o iyi ve masum öğretmenim Garabet Kocayan onlardan biriydi!’
OKUL ARKADAŞININ İDAMINA TANIKLIK EDER
On altı yaşında askere çağrılır Couzinos aynı günlerde. Kendisiyle birlikte askere alınan ve Amele Taburları’nda
çalıştırılan diğer Rumlarla birlikte günde bir somun ekmek hakkına
sahiptirler. Bu Amele Taburları’nda çalışanların yüzde doksanın ölümüne
tanık olur o yaşında Couzinos. Bafra’nın büyük meydanında 18-20
yaşlarında 27 Rum’un idamına tanık olur. Sçlerinden birisi de okul
arkadaşı George’dur. Bu sırada Couzinos da kısa bir süre hapis yatar.
1921 yılı Temmuz ayında Anadolu Koleji binasının tepesinden Topal
Osman’ı ve onun 500 kişilik katil çetesinin Merzifon kasabasına
girmesini izler; üç gece boyunca Rum evlerinin yakılıp yağmalanmasını,
Rum kadınlarına yapılan tecavüzleri görür ve bu acı sahneleri tarif
etmenin imkansız olduğunu söyler Couzinos.
515 GÜN: YAŞAMAYA DİRENİŞ
Rum öğretmenleri ve kolej kampüsünün diğer öğrencileri
götürülerek asıldıklarını gördükten sonra, Couzinos sıranın artık
kendisine geldiğini düşünür. Hayatta kalmanın tek yolunun saklanmak
olduğuna karar verir. Bir gece, kampüs mutfağının altındaki küçük bir
deliğe girer. Couzinos, bu delikte tam 515 gün boyunca gizlenir. İnsanın
zor koşullar altında nasıl bir direnç gösterebileceğinin somut örneğini
yaşar. Kısıtlı su ve bir kaç parça yiyecek ile ölüme meydan okur 515
gün boyunca.
Rumların Türkiye’den ayrılmasına izin verildiğinde, 16 yaşından büyük
erkeklerin çıkışı reddedildiğinden ve kendisi de 22 yaşında olduğundan
Couzinos bir başka engelle karşılaşır. Ama yılmaz, büyük bir şans eseri
Samsun limanına ulaşır. Samsun limanına giderken tanık olduklarına dair
şunları söyler:
‘Samsun’a ve sahile giden yollarda, önceki iki yıla ait
katliamın izleri varı her yerde. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar ve yaşlı
erkeklerden oluşan cesetlerle doluydu yollar.’
Samsun Limanına giderken tanık olduğu bir başka ilginç olay
da, kendi evlerine yerleşmiş olan belediye başbakanın konuşmalarına
tanıklığıdır:
‘Doğduğumuz ve on sekiz yıldır yaşadığımız kilisenin yanındaki
muhteşem evimizin ikinci katında majesteleri (belediye başkanını
kastediyor) baş gösterdi. Çok güzel anılarımızın olduğu bu evde şimdi
kim var? Elbette belediye başkanı. İkinci kattaki ziyafet salonunda
ileri geri yürürken ellerini ovuşturan ve Türkçe bir şeyler
mırıldanıyordu. Bence şunları söylüyordu:
Ben bu kasabanın en şanslı yetkilisiyim. Uzun yıllar
boyunca kurnazlık, sahtekarlıklar ve ikiyüzlülükle yaptığım planlarım
başarıyla sonuçlandı. Tüm mobilyaları sağlam ve on altı oryantal halısı
olan Alaçam’daki en güzel evin sahibiyim artık. Tek kuruş masraf
etmedim çünkü bu benim ödülümdür, Alaçam’ı tüm Rumlardan ben kurtardım.’
Couzinos 24 yaşında Amerika’ya gider. Üniversiteye girer, mezun
olduğunda artık bir öğretmendir. O çok sevdiği Türkçe öğretmeni Garabet
Kocayan gibi. Öğretmen ve hükümet katibi olarak Amerika”da yaşamını
sürdürür. Yaşadıklarını yazar bir süre sonra. Twenty-three years in Asia Minor (1899-1922)/ ‘Küçük Asya’da 23 yıl (1899-1922)’ adlı İngilizce yayınlanan anıları Amerika’da büyük bir yankı uyandırır.
Couzinos 1974 yılında 75 yaşında doğduğu topraklardan binlerce kilometre
uzakta hayatını kaybettiğinde Amerikan halkı Ermeni ve Rumlara yapılan
soykırımı daha çok onun kitabından öğrendiler. Son baskısı 1969 yılında
yapılmış olan bu kitabın bugün yeniden İngilizce ve diğer dillerde
yayınlanması geçmişin karanlık sayfalarına ışık tutması açısından
kuşkusuz çok yararlı olacaktır.


Comments are closed.